NEDEN 11?

Utangaç bir kız gibiydin, buz gibi oldun: kaygan, sert ve keskin!
Gün gelecek vicdan cehenneminin korunda eriyeceksin
Ne sertlik kalacak ne de keskinlik, buhar olup uçup gideceksin!
(Kahır Yolcuları, Bölüm: 1, Sıra: 18)

Toplumsal olaylarla 11 sayısı arasındaki ilişkiyi inceleyen bu araştırmada, bu sayının niçin tercih edildiği akla gelebilecek önemli sorulardan birisidir. Ancak hemen belirtmek gerekir ki burada ihtiyari bir tercihten çok, yaşanılan kişisel deneyimlerle örtüşen çok sayıda örneğin dayattığı bir mecburilik söz konusudur.

Bu sürecin ilk tohumu olarak yukarıdaki “Vicdan Cehennemi” başlıklı şiirsel metni kabul etmek mümkündür. Zira bu metne kaynak olarak gösterilen “Kahır Yolcuları” tamamen afaki olduğu gibi bölüm ve sıra bilgileri de tamamen tesadüfi seçilmiş sayılardır. Ne var ki bu metnin İnternet üzerinden yayımlanmasından kısa bir süre sonra, 11.07.2010 tarihinde yaşanılan üzücü bir olay bu sayıya dikkatimi yönelten ilk gelişme olmuştur.

Bu tarihten tam 1 ay sonra ve henüz bu gelişmenin şaşkınlığını atamadan bu kez 11.08.2010 tarihinde öncekine benzer mahiyette ikinci bir olay daha yaşanınca 11 sayısına olan dikkatim, “yakın ilgiye” dönüşmüştür. Her ne kadar yaşanılan bu iki olay da sürpriz sayılabilecek nitelikte değilse de tarihlerindeki ortaklık merak uyandırmış ve özellikle ikinci olayın meydan geldiği “11.08.2010” tarihindeki gün ve ay bilgisinin, metinde geçen rakamların tümünü içermesi de ilginç bulunmuştur. (Bir başka ilginç tesadüf ise 15 Nisan 2018 günü fark edilmiş ve “11 Sayısal Sistemi”nin tohumu sayılabilecek “Vicdan Cehennemi” adlı bu kısa metnin şaşırtıcı şekilde 33 (3 x 11) sözcük ve 220 (20 x 11) karakterden oluştuğu görülmüştür.)

Tüm bu merak uyandırıcı gelişmelerin etkisiyle, toplumsal olaylarla 11 sayısı arasında bir ilişki olabileceği fikri birkaç olayda sınanmış ancak incelenen örnekler yeterince tatminkâr görülmeyerek böyle bir ilişki olmadığı sonucuna varılmış ve yaşanılan iki olay ise tesadüf kabul edilerek konuya olan ilgi azaltılmıştır.

İlerleyen zaman içerisinde bu sayıyı işaret eden çeşitli gelişmeler olmuş ve zaman zaman tesadüf sınırlarını zorlayan sıklıkta örneklere şahit olunmuşsa da tüm bunlar, “eğlenceli tesadüfler” olarak kabul edilmiş fakat 11 sayısıyla ilgili bir araştırmayı başlatacak motivasyonu sağlamamıştır.

Ancak 2014 yılı içerisinde toplumsal olaylarla ilgili olarak yürütülen bir çalışma sırasında incelenen bazı olaylarda karşılaşılan detaylı sayısal bilgiler, bu olaylarla 11 sayısı arasında bir ilişki olup olmayacağı sorusunu tekrar “canlandırmış” ve incelenen hemen her olaydan olumlu sonuçlar alınması üzerine araştırma bu yöne kaydırılmıştır. Bu karar verilirken en önemli etkenlerden birisinin uçak kazaları olduğunu da ayrıca vurgulamak gerekir.

Öte yandan incelenen olaylarda elde edilen sayıların 11 dışında başka “ortak” sayılara da tam bölünebilmesi ihtimali ve bunun gerçekleşmesi hâlinde 11'e dayalı sayısal bir sistemden söz edilemeyeceği de dikkate alınarak, bir anlamda projenin sürdürülebilirliği hakkında bir karar verilmesi amacıyla 11 dışındaki sayılar da geliştirilen bir yazılımla kontrol edilmiştir.

Bu işlem yapılırken 11 sayısının “iki basamaklı asal” bir sayı olduğu dikkate alınarak kontrol 2 basamaklı asal sayılar üzerinden yapılmış ve incelenen olaylardaki sayıların 11 dışında kalansız (tam) bölündüğü başka bir asal sayı olmadığı görülmüştür. Şüphesiz ki elde edilen bu sonuç 11 sayısının neden tercih edildiği sorusuna verilmiş en önemli cevaplardan birisi olmuştur.

Sonuç olarak, toplumsal olayların son 10 yılda artış gösterdiği hipoteziyle başlayan bir araştırma, umulmadık ve öngörülmedik biçimde 11 sayısına ilişkin bir projeye dönüşmüştür. Kuşkusuz, her gün yeni bir örneğin besleyip desteklediği ve zengin bir birikime dayanan bu çalışma, imkânlar elverdiği ölçüde sürdürülecektir.

Yorumlar